Über mich

Mein Bild
Hayati cok sevmek ile nefret etmek arasindaki o ince cizgide yasayan,...yanlislikla dogru yola giren bir spermim ben...Insanlarin 'böyle yapma bu cok kötü birsey` dedigi herseyden zevk alan sizofrenmi degilmi henüz bilmeyen, doktora gitmeyen piskologlardan nefret eden nefes almayi ve su icmeyi dünyanin en güzel seyi zanneden bir varligim ben! benim dogrularim cogunlukla baskalarinin yanlislari oldugu icin bi dönem kafayi yeyip kendime deli damgasini vurdugum icin yazdiklarimdan medet ummayin..ömrünüzün o kadar saatleri bosa gidio, bi degisiklik yapimda baska türlü bos gecireyim zamanimi diosaniz hosgeldiniz! yaptigim ve yapacagim tüm hatalar icin simdiden affiniza siginiyorum büyüklerimin ellerinden kücüklerimin gözlerinden öpüyorum.. vesselam...

Donnerstag, 10. April 2014

Gelsin Hayat Bildigi Gibi...

Gelsin Hayat bildigi gibi..
Biz hep ayni yerdeyiz..
Belki daha yorgun daha kirgin ama herseyden önce daha olgun ve hala ümitli ve hala inancli …

Insan olmak nedir sorusu hic aklimdan cikmayan ve hic bir zaman cevaplayamadigim bi soru..ara ara, bazen cevapladigimi düsünsemde aslinda ölene kadar hep yeni yeni seyler ögrenmektir belki yasamak..
Insan olmak insan olabilmek..aile dost arkadas sevdigin sevgilin sen ben biz..kim? bilmiyorum!

Düsündügüm bir kimlik..gercekte olan bi kimlik..seni sevenlerin sende gördükleri..yada belki görmedikleri..ve seni sevmeyenlerin sende gördükleri… hepsi aslinda seni anlatiyor… peki ne kadarini kabullenecek kadar yürekliyiz? Iyi seyleri kabullendigimiz kadar kötü seylerimizide kabulleniormuyuz?
Kabullenebiliyormuyuz?
Kiricimi oluyor?
Kirilganmiyiz?
Ya dogrular ise bunlar?
Kabullenmek istemiyoruz! Kabullenmicez!
Hayat bu nede olsa..bildigi gibi geliyor…
Bizde bildigimiz yoldan gitmessek eger, yol nereye cikiyor?
Hedefller, hayaller, hayatlar, istediklerimiz, istemediklerimiz, iyilikler, kötülükler, hepsi biziz aslinda..
Dogrularimiz ile, yanlislarimiz ile…
Yasamak neydi bu arada?

Milan Kundera ya göre “Gelecek kimsenin umurunda olmayan , ilgisiz bir boşluktur , geçmiş ise yaşam doludur , kızdırır , baş kaldırtır, yaralar , o kadar ki , bu yüzden onu yok etmek ya da yeniden yaratmak isteriz. Geleceğe egemen olmak istenilmesinin nedeni , geçmişi değiştirecek güce sahip olmaktan başka bir şey değildir..."

Nazim Hikmete göre : „Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.

"Hayatta  neyi arıyorsan sen O'sun" der Mevlana...

Murat Daltaban a göre iste hayat ve yasam sadece bir kelimedir: Basit.

Peki bize göre nedir hayat?
Yürekli olmakmidir yasamak?
Inanmakmidir, yalan oldugunu bildigin halde..
Gülümsemekmidir aci cektigini bildigin halde?
Güvenmekmidir insanlara hic bir art niyet olmadan?
Samimi olmakmidir karsi taraftan hic bir samimiyet beklemeden.?
Sükür etmekmidir iyiye…kötüye…bize göre iyi ve kötü olana..
Yada sirt dönmekmidir insanlara..insanliga..
Yüz asmakmidir
Herkesin yalanci oldugunu görmekmidir
Isyan etmekmidir yalan dolan ortamlardaki adini arkadas koymus her firsatta arkadan konusan insanlara?

Ömür dedigimiz sey..4 Harf..baska hic bir bilgimiz yok..
Simdi su an bitebilen bi ömür.. olasilik hep 50/50..yarin, belki bi ay sonra belki 1 yil belki 30 yil belki 50 yil sonra bitecek bu ömür…
BILMIYORUZ! Ama hic bitmeyecek gibi yasiyoruz…
Yasamanin ne oldugunu acabilirim, ama ömürün ne zaman bitecegini bilemem..mümkün degil..

Bu yüzdendir belki, bunu anlyan insanlar oldugu icin insan olmanin ne olmasi gerektigini anlayabiliyoruz…
Az konusan, kalp kirmayan insanlar bunlar.. Hayat nasil gelirse gelsin kocaman bir „Eyvallah“ ile karsilayan insanlar..Kin ve Nefretin ne oldugunu baskalarindan duyan ve hic bir zaman anlamayan insanlar..
„Saf“ deriz biz bu insanlara toplum icinde..
Saf!  Bi acilimi „yarim akilli“
Gercek acilimi ise „bulanmamış ve de bulaşmamış, temiz“

Saf insanlarin hep etrafimizda olmasi dilegi ile..
Onlardan daha cok sey ögrenebilme dilegi ile..





Mittwoch, 12. Februar 2014

Insanlar ve bilmem kac yüz´leri…


Kendine bile güvenemez iken baskalarina güvenebilecek kadar aptal..
Kendini bile tanimaz iken baskalarini tanidigini düsünebilecek kadar aptal..
Ve hayat, ve insanlik, ve su isin icinden cikamadigin Insan olma, olabilme olayi..
Kendinle yüzlesmek, yüzlesememek yada..
Anladigimi düsündügüm kac olayi gercekten anlamisim ben?
Yada kandirmismiyim kendimi?
 Sey gibi bu- bir kitap alirsin ve arka kapagini okuyup kitabi okumus oldugunu düsünürsün! Inanirsin buna, anladigina- hersey yazio zaten nolcakki dersin!
Hayat iste bu galiba…bilmem kac bin sayfanin sadece bir sayfasini okuyup hayati anladigimizi düsünmek..
Degil ama!
Degilmis yani dedider zaten bunu, ama eminiz biz anladigimiza! Anlamistik aslinda…
Hayat neydi? Hayat bir isimdi cocukluk arkadisimin, cok severdim onu..sonra yillarca ne onu gördüm  ne bu kelimeyi kullandim aslinda..
Hayatta olmak vardi..hayatim vardi ama hayat neydi??
Hayat-nasil sacma bir kelime?
Söyledikce sacma olan, yasadikca anlam kazanan hayat…
Yasam daha güzel sanki…yasamak mesela…
Yasadigin sürece bir yasam yasiyorsun demeyiz mesela bir hayat yasiyorsun deriz..
Nedir o hayat? Herkesin farkli bir hayatimi vardir?
Hayat midir yasam- yasamakmidir hayat?
Bilmiyorum.
Sacma gelicek simdi ama bilmek de istemiyorum galiba….
Ne nerde ne zaman basliyo ne zaman bitiyor bilmiyorum!
Yasadiginda hayatin bitermi? Ölüncemi biter yoksa?
Aslinda herkes „olmak“ icin yasamazmi?
Var olmak icin, iyi olmak icin, zengin olmak icin, saglikli olmak icin…
Nasil anlamli bir kelime: olmak!
Acaba yok olmak icin de yasayan varmidir?
Bir HIC olmak icin, hic bir beklentisi olmadan hayattan..
Yokluguna alistiran..
Varligindan kendisinin bile farkinda olmayan insanlar varmidir?
Konusmayan.
Konusamayan degil, bile bile hic konusmayan.
Kendi sesini unutan insanlar varmidir?
Sus! Ne kadar itici bir kelime, nasil kalp kiran bir emir.
Susmak.. nasil bir küfür, nasil bir cigliktir, nasil bir acidir!
Kelimeler… cok picler.. e haliyle..kelimelerde insanlardan…
Kafamda deli sorular..
Anlamak, anlayamamak, anlamak istemek yada istememek…
Hepsi anlamsiz bu yaslarda…
Anliyoruz artik aslinda…kabullenmek asil olay bu dönemler..
Insanlari, yasami, hayati kabullenmek.
Zor.
Istemiyoruz cünkü- kendi kurdugumuz dünya böyle degil aslinda…
Iyiyiz.
Hep her zaman iyiyiz. Hep baskalari kötü cünkü bu dünyada…
Kendimizi kandirdigimizi bile kabullenemez iken gerisini kabullenmek cok zor.
Ok- anliyoruz ama anlamak istemiyoruz, kabullenemiyoruzda, istemiyoruz kabullenmeyi..
Simdi kendi kurdugumuz ve kurguladigimiz hayatlarda mutlu olmaya calisiiyoruz..
Isimize geldigi gibi hayat ve yasam..
Hayat ve yasam aslinda aynisi degilmi?

Yorulmak diye bir sey var.. hic bir sey yapmadan yorulmak..
Yada hep ayni seyi yapmaktan yorulmak..
Yada hep ayni yerde takili kalmaktan yorulmak..
Sonra acimak… insanlara acimak.. kenine acimak…
Yazik demek…yaziklar olsun demek KENDINE!
Bumu hayat, bumu yasam?
Bumu dert ettigin? Dert nedir bilirmisin?
Bunun icinmi yorulmussun? Bunami kafa yormussun?
Sen kimsin?
Ugruna yoruldugun ve kafani yordugun Insanlar nerde?
Ve daha cok acimak…yine Kendine!
Yazik!  Yaziklar olsun sana!
Ve susmak!
Kelimeleri cok seviyor olmana ragmen susmak!
Susmayi sevdigin icin degil..
Konusmanin daha cok can acittigini fark ettigin icin.

Aferin sana!
Bok vardi fark ettin!
Ne kadar konusmus isen bu zaman kadar artik bu yaslarda susmayi istiyorsun
Salaksin!
Iyilik düsündügün icin iyi bir insan oldugunu düsünüyorsun.
Degilsin!
Gerizekalisin!
Heryere yetismek istedigin icin iyi bir insan oldugunu düsünüyorsun.
Degilsin!
Gerizekalisin!
Insanlarin gülmesi seni mutlu ediyor diye binbir maymunluk yapip iyi bir insan oldugunu düsünüyorsun.
Degilsin!
Gerizekalisin!
Anlamiyorum degil..maalesefki anliyorum..
Istemiyorum!
Anlamak ve kabullenmek istemiyorum!
Ben herkesin iyi olduguna inanmak istiyorum!
Öylede zaten!
Herkes iyi!
Yalan? Yalan!
Ama birakin ben iyi oldugunuza inanirim..
Ben kötü olmayi her türlü kabul ediyorum..
Yeterki inanmami saglayin..
Yada bosverin ya…
Sende bosver kizim..
Sen anlasanda anlamasanda hayat devam ediyor..
Yasamda devam ediyor..
Iyilerde yasiyor..
Kötülerde yasiyor..
Hatta kötüler daha iyi yasiyor..
Hadi yine yirttin Mihri- iyi yasayanlardansin!
Kötü oldugun halde iyi yasayanlardasin…
O kadar da pic iste bu kelimeler bu cümle…
Iyi ve kötü bile bir cümlede bu kadar anlam kazaniyor iste..
Sen hala sacma sapan felsefeler ile ugras!
Olsun!
Sacma sapan insanlarla ugrasmaktan iyidir!

Ve sonra diyorum ki: Kendine artistlik yapma Mihri!
Basit. Hersey cok basit!
Sabah kalkican..hic bir degisiklik yok! Basit hersey..
Senin varligindan haberdar olmayan bilmem kac milyar insan var..kendine gel..sen sadece sus..




Freitag, 17. Januar 2014

Elalem ne der?


Neden korkar insan hayattan? Nedir bizi bu kadar korkutan? Hayatmidir? Yoksa yasamak agir geldigindemi korkmaya baslariz? Yasamaktanmi korkariz?
Aslinda korku olarak degilde daha cok „dikkatli olmak“ da diyebiliriz buna.
Her anlamda ve her zaman „dikkatli olmanin“ bizim icin daha iyi olucagini ögrettiler. Inandik. Uyguladik. Baktik ki oldu hemen hayatimiza gecirdik. Insan olmak böyle bir sey iste…
Yalniz orda cok ince bir cizgi vardir ki hangi tarfata oldugumuzu bize gösterir: yüzlesebilirsek kendimizle.
Hayati yasayip sadece dikkatlimiyiz, yoksa korkudan aslinda hayatimizi bile yasiyamiyormuyuz?
Korkariz. Herseyden. Konusmaktan mesela, susmaktan korkariz yürümekten, ilerlemekten, hic bir seyi düsünmemekten, kendimiz icin yasamaktan cok korkariz mesela..El-Alem ne der´den korkariz en cokta sevmekten korkariz aslinda..O kadar istiyor iken bunca seyi cok korkariz…
O degil de..aslinda ne olucak yani yapsak, bi denesem hele, düse kalka büyür insan…güzelde, yedimde, ama ben paso düsüyorum nasil olucak bu? Hayattan korkmuyorum. Korkmicam. Cok kendine güvenen biri oldugum icin degil- hayata ve korkuya inat. Ben hep sevmeyi tercih edicem- O beni sevmesede. Istedigim her seyi yapicam- o an yanlis olsada. Dogrulari sölicem- ne kadar agir olursa olsun yalan sölemicem. Hayat neki aga? Geldik gidiyoruz…yani söyle bi durum var bana hayatta kac kisi ben kesin ve net olarak su kadar yil yasicam diyebilirki? Hersey cok normal. Nefes almak mesela. Ne zaman nefes almanin cok önemli oldugunu anlariz? Boguldugumuz zaman degilmi? Yani nefes alamadigimza.. Yada elimiz  mesela ayaklarimiz..burnumuz mesela gözlerimiz ne kadar eminiz kendimizden…birakin yillari saniyeler sonra ne olacagini bilemeyen biz insanlar ne kadar eminiz hayatimizdan yillar sonra olmak istedigimiz yerden. Ne kadar yada hic sükür ettikmi acaba böyle oldugumuza..bikere saglikli oldugumuza? Eminim etmissizdir- yanimizdan engelli bi insan gectiginde mesela.
Ve hayatta oldugumuzu ne zaman fark ederiz..yani her an hayattayim kafasini mi yasariz yoksa ara ara mi?
Wow ben gercekten yasiyorum dedigimiz kac animiz var hayatimizda? Ve ne hissettik o an? Mutlumuyduk?
Stresslimi?
Üzüldükmü bir seye?
Yoksa korktukmu aslinda?

Donnerstag, 16. Januar 2014

Zorla asik olma halleri II

Cok seversin, kavusumazsin. Ask olur  demis Asik Veysel..Ruhu sad olsun…
Bizede Allah akil fikir versin.
Askin ne oldugu yüzyillardir agir bir tartisma konusudur..cok sevmek baska..asik olmak baska..cok sevmek daha önemliymis..aslinda en önemlisi saygiymis..askta bir gün yok oluomus cünkü..

Ama askta cok güzelmis..toz pembe bir hayat..onu görünce yapilan 1001 türlü sacma sapan hareketler…
ucusan kelebekler..Onun aklindan hic cikmamasi..kurulan milyonlarca hayaller..
sonra icinden bir ses „NAH!“

En bilindik türden bir nah hemde..bir silkelenme kendine gelme..umutsuz bir vaka..nasil sölerim söyleyememler..gönderilen  yüzlerce sinyal- anlasin diye..
Verilen sinyaller su cerceve icerisinde.. gülümsemek ve ordan en hizli sekilde kacmak!
Cünkü kalirsan yapabilecegin malliklardan sen bile emin degilsin…
Sonra o ilk konusma…yada konusamama..sesim titricek diye sorulara kafa salliyarak cevap vermeler..ter icinde kalmalar..etrafinda kiyamet kopsa haberin olmicak yani o derece…o uzaklasana kadar caktirmama stressi..hani biraksalar kalkip halay cekicende...
Bu konusma 1 hafta bi oyalar artik bizi…öyle dedi..su sekilde geldi..bunu konustuk…ay ben nasil mal bi insanim niye konusamadimki sanki…ama varya bu cocuk sevio beni ya..bi kere sevmeze neden yanima gelsin dimi? MAL (yani ben) cocugun bi üzerine atlamadigin kaldi , bildigin her türlü maymunlugu yaptin artik..o da yavrum efendi cocuk hani geldi selam verdi—sahis ve etrafindaki 4 kiz arkadas durum analiz masasinda cocugun bizim kiza asik olduguna karar verdi- hadi gecmis olsunnnnnnnn!!!!!!!

Öyleki su an bildiginiz ve akliniza gelen tüm malliklari yapma dönemine gecmis bulunmaktayiz…
Sen zaten hoslaniosun o da geldi seninle konustu ya, hani istio ya su an oda sana asik! kesin! Simdi o en güzel ask hikayesi baslamaktadir….
O sana gelip „ hadi hemen gel evlenelim“ demesini bekleme sürecine girdik…bekle bekle cocuk yok..gelmio…o kadar bakion gülümsüon kiliktan kiliga giriosun ama bunun anlayacagi yok… olmamis askin acisini cekmelermi dersin…ben nasil kismetsizimler mi dersin…oha olum bunun kesin sevgilisi var ondan gelmiolar mi dersin…
Ok! Yapcak bise yok! Istemio heralde!
Tam bunu derken yine icinden gelen o ses : ya istiosa? Ya oda senin gibi malsa utaniosa?
Bir gün acaba dememek icin…bir gün keske dememek icin…baris icin..sevgi icin…daha güzel daha mutlu daha adil sevgi dolu bir dünya icin, insanlik icin…..batsin bu dünyaaaa..oha lan noluo bana?

Neyse sen  icindeki o sesi dinlemen gerektigini anlarsin o zaman! Dinlemelisin! Sanki simdiye kadar cok dinledin ya bu sefer dinleyesin tutar iste..

Ok o gelmio demek..ama yazik yavrum bilmio ki en iisi bnm ona bi sekilde acilmam…yani bu devirde böyle..artik kizlarda söyleyebilir hep erkekler sölemicek ya..hem bizim bi arkadasin arkadasinin halasinin görümceside zamaninda gitmis cocuga demis senden hoslaniorum diye- bak simdi mutlu evli cocuklu yasayip gidiolar.. hem akilli bi kadin secer secilmez..hem kadin isterse olur… olur da olmasina ama ne olur? Bok olur!
Zaman kollari sivayip ise koyulma zamani! 1001 türlü sey gecer aklindan…sölicen artik ama nasil..msj yazsan olmaz mektup ay hic olmaz..karsina gecip söyle ayyyyy yok ya cok malca…tanidik tanimadik tüm herkes seferber olmustur artik…derse bu kadar kafa yormazken 1001 türlü konzept hazirlanmaya baslar..ve günün sonuna gelindiginde: yok kizim olmicak ya diyemem ben hem benim prensiplerim var yapamam edemem derken hooppp bi sekilde duyurulmustur...
O artik biliodur!
Da gerisinide düsüneydik iyidi…. Mesela cocugun hayir diyebilme ihtimalini…
Beklenti: sölicem, evlencez!
Gercekte olan: söledim mal gibi ortada kaldim!
Ulan icimdeki ses, senin ben…..
Bu zamana kadar o kadar yap dedigi seyi yapmadin, yapma dedigi seyi yaptinda simdimi icini dinleyesin geldi?

Tam bu durumu anlatan bir söz gelir aklima…yine cok önemli bir Insan Dostojewski..
„Erkek ulasamadigi kadini lanetler. Kadin ulasamadigi erkege ask der"
Adam olayi cözmüs abi..Demek mallik kadin milletinde zaten her zaman varmis..neyse en azindan icim rahatladi su an…



En sevdigim kiz korosuna saygi ve hürmet ile..
Keep calm and feel the mallik;)



Kafayi yeme halleri II

Insan olmak- Insan olabilmek…Var olmak yada yok olmak..yada olmamak… olamamak!
Kabullenmek bir seyleri..istesekte istemezekte..istiyor olsakda bir seyleri…yada aslinda O bir seyi..birini mesela..
Ve anlamak.. anlayabilmek…yada hic anlamaya calismamak…sadece kabullenmek ve olmak…Onun istedigi gibi olmak…
Uzaklasmak mesela..anlamak icin..olmak icin! Kimisine var olmak kimisine yok olmak icin uzaklasmak…
Sevmek..cok sevmek..olmak icin…kabullenmek icin…anlamak icin…uzaklasmak icin bu diyardan..yada yillarca yasadigin ´o´diyardan…
En basta „olmak“ gerekiyor bu hayatta- hayatta olmak..insan olmak mesela…
Yada belki anlamak geliyor ilk basta.. Insanligi anlamak gerekiyor ki Insan olalim..anlayalimki kabullenelim..anlayalimki uzaklasalim..
Hayir hayir!!
Sevmek gerekior en basta..evet evet sevmek…cok sevmek..az sevmek…deli divane sevmek…belkide nefret etmek…
toz pembe olmasi gerekiyor o dünya…sadece senin etrafinda dönmesi gerekiyor…farkli farkli renkleri, tadlari, duygulari farketmek gerekiyor…hep gülüyor olmalisin mesela..mutluluktan ucmak istemelisin….
Sonra ne anlatabildigin nede anlayabildigin bir aci hissetmen gerekiyor..yerini tam bilmeden…aglamak gerekio…gözlerinin bulanmasi gerekio…yorulman gerekio mesela…yorgunluktan nefes alamaman gerekiyor… aglamak gerekiyor…aglamayi özlemek mesela…. Sonra derin derin uyumak…
Uyumayi sevmekten degil- rüya görmeyi sevmekten cok cok uyumak gerekiyor….
Rüyalarda kaybolmak gerekiyor sonra..üzülmek gerekio biri uyandirdiginda…ve tekrar uykuya dalmak..uyumak icin degil..rüyayi devam görebilmek icin!
Yada …
Aslinda…
Belkide hic birsey gerekmiyor ya!! Belki sadece susmak gerekiyor! Susmak….
Acitana kadar susmak…en sesli cigligindan daha sesli bir sukunet gerekiyo belkide…
Kelimeleri özenle secip saymak gerekio belki gün icerisinde…ve sadece mecbur kaldikca konusmak….hem baskalari ile hem kendin ile…
Belkide kendin ile hic konusmamak gerekiyor…belkide baskalari ile hic konusmamak…kelimeleri unutmak gerekiyo kullanmadigindan…kullanmak istemediginden…
Hasret kalmali belki insan „O“nun „seni seviyorum“ demesine…
Ama duydugunda bir gün hatirlayamamali belki..zorlamali kendini anlamak icin. Ama hatirlamak istememeli o an...

Belkide hic orali olmamali…anlamamali..anlamak istememeli ve susmaya devam etmeli…

Hatirladigi tek sey neden susmayi tercih ettigi olmali!

Samstag, 11. Januar 2014

Cok küfür ediyormusum- Napayim hayatimi sikenlere siirmi yazayim?

Kafayi yeme halleri I

Insan olmak o kadar güzel, o kadar kolay, o kadar sacma, o kadar zor , o kadar aci birseyki..
Daha dogrusu insan olabilmek..

Büyüyormuyuz? Hayatin ne bok oldugunu anlamayami basliyoruz? Dünyami cok kötü bir hal icinde? Yoksa bizim gözlerimizmi aciliyor yavas yavas..

Düse kalka büyümek bumu? hayatin kendisimi? O sarkilar bu kadarmi anlam kazanir, o siirler mesela, nasil alip götürüyor bizi farkli farkli diyarlara..yada en önemlisi o küfürler- o kadarmi icten söylenir!

Agzina aci biber sürerim diyen annem gelir aklima- ben kötü bir sey söyledigimde annemin gözünün icine bakip o kokru o utanc duygusu gelir aklima...
Kücüklügüm gelir gözlerimin önüne..düstügümde nasil canimin yandigi..nasil agladigim..aglamak ayip degildi o zamanlar- kural cok basit: Canin acidi- aglamak- unutmak- oyuna devam...düsmek- aci cekmek- aglamak- unutmak- oyuna devam...ve yillarca biz cok mutlu bir sekilde bu kural ile yasadik... Taaki düsmeyene kadar, yani ayagimiz bir yere takilip bedenimiz  yere düsmeyene kadar..daha farkli bi aci hissedene kadar, daha icten aglayana kadar ve en önemlisi bu hayattaki gercek oyunu anlayana kadar!

Iste o ani yakaladiysak eger  gecmis olsun bize! Hep büyümek istioduk ya hani, aglioduk odamizda
"ben artik büyüdüm cocuk degilim benide ciddiye alin" diye..iste artik büyüdük..o cok istedigimiz yasa geldik! Bok vardi!

Yillarca düstük aci cektik agladik unuttuk oyuna devam ettik...simdi?

Simdi düstügümüzde elimiz dizimiz yaralanmio mesela, yere cakilmiyor bedenlerimiz mesela..ama sanki dahada derine düsüyoruz ayakta durdugumuz halde...

Canimiz daha farkli aciyor sanki, daha farkli daha cok yanio canimiz, tam olarak neresi onuda bilmiyoruz ama sanki kalbimiz, yada etrafi yada anlatamatigimiz farkli yerler..

Aglamak bizim icin insanin gözlerinden akan yasti yillarca...kuruyomu o yaslar, yada cocuklugumuzda ota boka agladigimiz icin artik yoruldumu o gözler..."Icim agliyor icim kaniyor" bu dönemde sanki bir anlammi kazaniyor ne? Kücükken sanki daha cok aglayip, en azindan daha cabuk aglayip daha Cabuk unutuoduk herseyi. en azindan düsrüsttük..canimiz yanidiginda aglardik..simdi aglayamama  hastaligindayiz.. aglamamak istegi degil bu, istiyoruz söyle salya sümük insanliktan cikana kadar aglamak..ama olmuo..gözyaslarimizi sayiyoruz bu dönemler...degecek seylere aglamak daha mantikli geldigi icin degmeyecek seylere aglamak yasak! diye kandirmakla geciyor bu dönem..
.
Unutmak kücükken gercekten unutmak demekti...5 dk önce sac bas girisen iki cocugun 5 dk sonra olayi hatirlamamasiydi..sordugunda olayin ne oldugunu ne icin kavga ettigini bile hatirliyamamasiydi..bu dönemlerde ise yine 5 dk önce öyle 5 dk sonra böyleyiz..ama unuttugumuzdan degil...icimize atiyoruz! Icimizde bir yerde bir yer varki orasi insanin kalbinden cok daha yarali aslinda..tam olarak neresi onunda bilmiorum herkestede degistigini düsünüyorum ama öyleki tam orada bu "unuttum" ve "takmiyorum" dedigimiz bütün olaylarin biriktigi yerdir..
bazilarinin kalbinin yaninda, bazilarinin migdesinde, bazilarinin kicinda erkek milletinin ise cogu sefer sikinde!!!!

Ve en cok sevdigimiz oyunlar...ne cok severdik oyunlarimizi..bizi biraksinlar ne yemek ne su yanlizca oyun oynayalim isterdik.... o aksam üstü annenin uzaktan sesi " gec oldu hadi eve gelin" nasil hüzünlü bir cümle o zamanlar, nasil üzülürdük, kimse eve gitmek istemez, kimse oyunu birakmak istemezdi..orda kendi dünyamizda nasil mutluyduk..anne artik ikinci defa "cabuuukkk evee bak terlik gelio deyince" kosa kosa eve giderdik ama kosarken yarin icin plan kurardik. " yarin okuldan sonra devam oynayalim tammami" diye...eve geldigimizde nasil mutsuz olurduk..üstümüz basimiz camur, simdi anneden bi ton laf zorla yikancaz zorla yemek yicez, cantamizi hazirlicaz hoop yataga..o yatakta nasil heycanla sabah olsun isterdik..Sabah olsunki devam oynuyalim isterdik...

O kadar cok sevdigimiz oyunlardan bu kadarmi nefret ederiz simdi?! Profesyonel bi oyun icindeyiz her gün her an...tiyatro degil bu, bir sinema filmi degil..bildigin her an her gün oyun oyun oyun... Kücükken biz oyun oynarken rolleri acik acik belirler yüzümüze söylerdik hani- kötü karakterler bi cocuk fantazisine sigabilen kötü bir karakterdi o zamanlar: Kötü Adam hirsiz olurdu daha kötüsü cocuklarini döven insan en kötüsü ise baska bir insani öldüren insan- baskada bilmiyoruz o Zaman tabii kötünün 1001 cesit hal alabilecegini..

Simdi oyun oynuoruz ama kimin ne bok oldugunu hic bir sekilde bilmeden..ii dediklerimiz agzimiza sicio, kötü dediklerimiz bize destek cikio, ben bu insandan bunu hayatta bunu beklemem dediklerimiz götü basi dagitiyor en cokta sevdiklerimiz- onlar kücükken en kötü olarak tanidigimiz insan öldüren adamdan dahada kötü oluyorlar...

Ve sen annenin sesini özlüyorsun o an "gec oldu hadi eve gel!!" demesini istiosun...onu hic üzmeden ilk cagirdiginda kosa kosa annenin evine gitmek istiyorsun... bu sefer üstümüz basimiz degil icimiz kirlenmis...nefret ettigimiz o yikanma olayi gelir aklimiza neden sevmezdikki suyu? tertemiz olmayi? cünkü zaten temizdik biz KÜCÜKKEN..simdi eve gidip o suyun altinda saatlerce kalip üzerimizdeki o görünmeyen camuru temizlemek istiyoruz..icimizde belki temizlenir düsüncesi ile....insanlarin pisligini üzerimizde tasimaktan igrenmektendir heralde dus almayi bu kadar seviyor olmamiz büyüdügümüzde...ve o yataga girdigimizde yarin olsun mutlulugu yok artik...yarin olmasin diye uyumak var unutmak icin uyumak..yada uyuyamamak..yine sabah olucak yine oyuna devam stressi var.. istemedigimiz bir oyunda istemedigimiz bir karakter olmak... üst mahallenin cocuklari kendi aralarinda rolleri dagitmistir ve sen sadece biri eksik diye onlarla oynarsin ya..ama kimse sana kimin iyi kimin kötü oldugunu söylemez iste tam o durum....oynuyoruz bi sekilde..hayatta oldugumuz icin arkadas istedigimiz icin..Insan olmak icin bazi seyleri basarmamiz gerektigi icin ama kiminle ne oynadiigmizi bilmiyoruz...

1 oyun var sadece onu kücükkende cok severdik simdide cok severiz: Saklambac!
1 fark ile.: o zaman bizi bulduguna sevinirken simdi bizi bulduguna üzülüyoruz...cok ii bir yere saklanmak cok iidi, o seni bulmadan kazanmak isterdik hep
 ama hic bulunmama korkusu ile hepmiz bi sekilde kolay yerlerle saklanirdir- Simdi öyle bir yere saklanasimiz varki kimse bulamasin! öyle kazanmak icin felan da degil..yalniz kalmayi sevdigimizden...belkide oyunlardan korktugumuzdan...


"Cok küfür ediyormusum- Napayim hayatimi sikenlere siirmi yazayim?" Charles Bukowsi

Hatamiz olduysa affola..
Yine hayatinizin bi kac dakikasi bosa gecti.
Hayirli olsun.
Ama olsun büyüyünce unutursunuz!
Küfüre karsiyiz!


Vesselam!

Sonntag, 29. Dezember 2013

Zorla Asik Olma Halleri I

Biri var cok tatli yaa ile baslayip ay ben galiba bundan hoslaniorum ile devam eden ama bu cocuk niye bana pas vermio amk diye kafayi yedikten sonra ama ben asik oldum Allahim sana geliyorumm ile biten cok atesli bi askin hikayesinden bahsetmek istedim bugün...

öyleki biz kiz milleti rahata can skntisina gelemiyoruz..yani bildigin rahatliktan issizlikten kendimize aci cekecek yer ariyoruz..hani bakiosun hayatina..isin var gücün var paran var ailen arkanda muhtesem ötesi arkadasliklar.. istedigin gibi geziosun tozuosun ama iste sevgilin yok hoooppppppp depresyona girdik..bide kendimizle barisigiz ya hani sevioz ya hayati bide sakasini yapioruz utanmadan" yine ii ya ben depresyona girdim bide düsünsene depresyon bana girseydi" gibi artik malligin tavan yaptigi, bütün sacma sapan acilari üzerimize cektigimiz dönem baslamistir hosgeldiniz..
hafiften kücük emrah tripleri ,"benim hic sevgilim olmadi abi" halleri, üzerimizde sacma sapan bi aci...
ama benim regl dönemime az kaldi ondan öyle daha 3 hafta var reglme ondan böyleyim.. cem yilmazin dedigi gibi bu dönemde paso "hallerim var" tripleri..yani cem yilmazdaki olay hatunun adama yaptigi tripler..
bizimki baya baya kendi kendimize aynaya arabaya kitaba ota boka cicege kusa bide o bizim deli divane asik oldugumuz  kisiye yapilan tripler...biz trip atiyoruz da cocugun bi bokdan haber yok o baska..
yazik yavrum gelio efendi efendi günaydin diyo gülümsüyo..sende icinden bastirion tüm akla gelen küfürleri bak yaaaa bide gülümsüo ben öyle ask acisi cekerken bu bana mal mal gülümsüyo diye..halbuki yavrum yazik gelmis ne güzel gülümsemis sana dimi..salak sanki cocugun bir seyden haberi var ne tribi bu simdi? (cümledeki salak benim).

iste tam bu hallerde tüm kiz milletinden uzak durulmasi siddetle tavsiye edilir...

asil hic tanimadigi bi insana asik olan, ama öyle böyle degil, bildigin delii divane asik olan böyle yasamadigi askin acisini ceken  kiz milletinin yanindan yaklasilamsi bile tehlikleli....

bunlar piskopatin en alalaridir-öyleki adamin durusundan bakisindan sacma sapan hareketlerinden size bi analiz cikarirlar bunu binlerce TL para verseniz kimse cikaramaz size...saniye saniye her an yaptiklarinizi size bir bir anlatabilir bir gün..yakin kiz arkadaslari ile birliktede kurulan her durum analiz masasinda bu olaylar analize edilir...yanliz takildigi sürece yada erkeklerle takildigi sürece kizlar artik caktirmadan eniste gözüyle bakmaya baslarlar, hic slm vermeyenler slmlasir, görüldügü her yerde msjlar ucusur -burda su an orda su an-diye güzel bi dönem baslar...

aman kizim seni almicakda kimi alicak sen öyle güzelsin böyle güzelsin diye bide gaz verilir...hoppaaaa birimiz oldu miss world öbürü miss universum..ego tavan, gelinlik meraki, yok evlenirsem öyle bi dügün isterim böyle bi hayat isterim, ben hissediorum kizim olucak sevio bu cocuk beni halleri.. (gülümsemis olmasi durum analizde kiza asik oldugu msjini verdi 4kiz arkadas bunu onayladi)...taki o Adamin yaninda bi kadin görünene kadar...hani söyle koluna takdigi bi hatunda degil he, öyle ortamda ne bilim masada bir hatun kisi, hele bizimki bununla konusuyosa....hoooooppppppp ACIL KRIZ MASASI: kim bu ne bu ayyyyy tipe bak amk kizim sen ondannn cook daha güzelsin bu ne yaaa ay bu erkek milleti hep ayni...aman kizim bosver sana erkekmi yok. Kiz o an verilen gaz ile arkadaslarin hak verir. bi kalkar masadan öyle böyle degil yeni bi kendine gelme bi kendine güvenme o göt bi kalkar ki Evet ya der evet o kimki zaten bi bokada benzemio bosverin kizim ee ne zaman akiyoz geceyeee? ve asik oldugu kisiyi o an unutur. bu sefer o eniste gözüyle bakilan insan bi tipsizlesirrrrr Allahim ama öyle böyle degil, kimse kicinla bakmaz mecbur kaldikca selam verilir hersey normale döner ve MUTLU SON.

gibi..

yani tam mutlu son gibi oluyodu yani olmustu da bu kiz tarafi bu kadar trip atarken yavrum bizin cocougun bir seyden haberi yok ya kiyamamki.... günler sonra o masadaki salaakkk tipsiizzzz kizin aslinda cok zararsiz bizim Muhittinin sevgilisi oldugu ortaya cikinca iste böyle mal gibi kaliosun ortada...ay yazik ya asik hatun bi aci ceker bi vicdan azabi Allahim ya Rabbim sana geliyorum..

Simdi hoopp basa ay tatli cocuk aslinda, ay bizim eniste yapmaz olum böyle seyler, ay günahini aldik kiz, ay utandim valla hic bu nur yüzlü yakisikli tipli saygili efendi kara kaslii kara gözlü Allahim o durus o surat o boy o poz ..simdi bu cocukta bunu yapicak göz varmi? ay valla günahini aldik ( cocuk 1.60 sisko tipsiz birsey) deyip yine slmlasmalar, gözetlemeler baslar..

Burda yazilan her seyi ben sadece duydum..arkadastan..yani öyleymis bu olarylar öyle dediler...
Baska seylerde duyuyorum ben bazen..
En sevdigigim koroma sevgilerle...
Seviom kizim sizi!
Gelicek devami biraz heycan yapayim dedim ;)

He bu arada; O kim?